Boşanmanın Çocuk ve Gençler Üzerindeki Etkileri | Boşanma, şiddetli duyguların yaşandığı, boşanmanın gerçekleşmesinden bir süre önce başlayan, aile ilişkilerinde sosyal ve psikolojik birçok değişikliğin yaşandığı bir süreçtir. Bu süreç bazen yıllar sürebilir, birbirinden farklı birçok faza bölünebilir, bazen çocuk, genç ve erişkinler bu fazların bir kısmını atlatmakta ciddi zorluklar yaşayabilir.
Boşanmanın Çocuk ve Gençler Üzerindeki Etkileri
Boşanmanın kısa dönem sonuçları
- öfke, üzüntü, stres, korku
- karşı gelme, uyumsuzluk, saldırganlık, dürtüsellik
- kişilerarası çatışmalar
- maddi problemler
- anne-baba kontrolünün zayıflaması
- tutarsız disiplin
- daha fazla cezalandırıcı stratejiler
- azalmış okul performansı
- sosyal uyumda zorluklar
Boşanmanın kısa ve orta dönemli sonuçları
- davranış bozukluğu
- depresif bozukluk
- ayrılık kaygısı bozukluğu
- uyum bozuklukları
- kişilerarası problemler
- okul problemleri
Kısa dönemde oluşan belirtiler devam ederse, bu durum zaman içinde bir bozukluğa dönüşebilir.
Boşanmanın uzun dönem sonuçları
- Kendine acıma
- Anne ve babayı evliliği sürdürememeleri ile ilgili eleştirme
- Devam eden duygusal problemler
- aldatılma, terkedilme ve reddedilme korkuları
- yüksek kaygı düzeyi
- kayba karşı aşırı duyarlılık
- öfke, dargınlık ve düşmanlık hisleri
- iyi olma ve yaşam memnuniyetinin azalması
- yetişkinlikte depresyon
- Sosyal açıdan, gelecekteki ilişkiler etkilenebilir:
- yetişkinlikte boşanma ihtimalinin artması (evlilik problemlerinin çözümü için boşanmayı öğrenme)
- destek ve duygusal ilişkilerin geliştirilmesi ve sürdürülmesi konusunda beceri azlığı
- görevlerini ihmal etme ya da suç işleme davranışları
- gelecekteki eşe güven duygusunun azlığı
- Düşük sosyo-ekonomik düzey
- Anne babaya düşük sevgi hissetme ve az temasa geçme
Diğer ilişkili fenomenler
*Tekrar birleşme ilüzyonu: Çocukta anne ve babanın tekrar birleşeceğine dair tekrarlayan düşüncelerin olması durumudur. Anne ve babayı yeniden birleştirmek için bazı stratejiler uygulayabilir; örn: annem seni çok sevdiğini söyledi gibi. Bazen bu durumu anne ve babadan biri tetikleyebilir, boşanma konusunda isteksiz olan ebeveyn yeniden birleşmeye dair umutlarını çocuğa yansıtır.
*Anne babaya yabancılaşma sendromu: Ebeveynlerden biri, kasıtlı ya da kasıt olmadan çocuğu ayrıldığı ebeveyne karşı yabancılaştırır. Bunu diğer ebeveyni aşırı eleştirerek, davranışlarını onaylamayarak ya da karalayarak yapar. Bu durumun birçok ülkede cezası mevcuttur, ancak kanıtlanması zor bir durum olduğundan ceza alınması nadir görülen bir durumdur.
*Ebeveynleştirme: Boşanma sonrası çocuğun birlikte yaşadığı ebeveynin sorumluluklarını alması, onun kırılgan ya da zayıf olduğunu düşünerek çocuğun ebeveyne ebeveynlik yapması durumudur. Çocuğun gelişimsel ve psikolojik olarak hazır olmadığı görevleri üzerine aldığı görülür. Bu durum duygusal ve davranışsal bozuklukların gelişmesine neden olabilir.
Boşanmanın kendisi değil, anne, baba ve diğer yetişkinlerin bu süreçle nasıl başa çıktığı belirleyicidir. Bu süreçte en çok etkilenen çocuklar;
- anne ve babanın boşanma ile ilgili çocukla konuşamadığı (sadece eski eşi suçlama davranışı dışında)
- en az bir ebeveynin bile ayrılık sonrası iyi hissetmediği
- velayet ya da görüşme düzenlemeleri konusunda memnuniyetsiz olan çocuklardır. Dolayısıyla bunlar boşanma sonrası çocukta bozukluk gelişmesi açısından risk faktörleridir.
Boşanma sonrası uyum sağlama ile ilişkili faktörler
Anne-baba arasında çatışma: Ne kadar fazla olursa, çocuğun uyum sağlaması o kadar zayıf olur.
Ebeveynlik tutumları: Ebeveynlerin tutumları arasında ne kadar çok farklılık olursa, çocuğun uyum sağlaması o kadar zorlaşır.
Ebeveyn-çocuk ilişkisi: Her iki ebeveynle de yakın bir ilişkinin sürdürülmesi, çocuğun daha iyi uyum sağlamasına yardımcı olur.
Çevresel değişiklikler: Çocuğun rutinlerinde çok fazla değişiklik olması uyum sağlamasını zorlaştırır. Evin, okulun ve tüm rutinlerin değişimi gibi…
Maddi konular: Maddi zorluklar yaşamda çok fazla değişime neden olabilir, annenin daha çok çalışması ve çocuk için ulaşılabilirliğinin azalması söz konusu olabilir.
Sosyal destek: Ebeveynler dışındaki yetişkinlerin de çocuğa desteği önemlidir, öğretmenlerin, komşuların veya arkadaşların gibi. Eğer boşanmanın çocuk tarafından gizlenmesi isteniyorsa bu tarz sosyal destekten çocuk mahrum kalmış olur.
0-2 yaş arası çocukların reaksiyonları
- irritabilite, ağlama ve ajitasyon
- yeme veya uyku problemleri
- ayrılık kaygısı
Anne ve babalar neler yapabilir?
- Stabilite hissini artırmak için rutinler ve günlük programlar düzenli bir şekilde sürdürülmelidir.
- Çocuğun bakımının, fiziksel olarak onun yanında olmanın, sevgi ve sözel olarak ilgi göstermenin devam etmesi gerekir.
- Çocuğun en sevdiği oyuncakların onunla olması sağlanmalıdır. Bu, çocuğa güvende olduğu hissini verir.
2-4 yaş arası çocukların reaksiyonları
- anne ve babadan ayrılma zorluğu
- öfke
- kazanılmış becerilerin gerilemesi (yatağını ıslatmaya başlama, emzik emmeye geri dönme)
- uyku alışkanlıklarında değişiklik
- kabuslar
Anne ve babalar neler yapabilir?
- Çocukla daha uzun zaman geçirilebilir (alıştığı saatten daha erken okuldan alınabilir).
- Fiziksel ve sözel güvence verilebilir (her şey düzelecek).
- Çocuğun stres göstermesini anlayışla karşılamak, fark etmek ve ona zaman ve destek vermek gerekir. Zaman içinde regresif davranışlar azalacak ve yeni beceriler kazanılacaktır.
- Çocuğun hayatındaki diğer önemli yetişkinlerle, bu geçiş döneminde çocuğu desteklemeleri konusunda konuşulabilir.
4-10 yaş arası çocukların reaksiyonları
- Boşanma ile ilgili suçladıkları anne ya da babaya öfke ve agresif davranış gösterme
- Daha fazla kavgaya girişme (özellikle erkek çocuklar, okulda)
- Anne ve babanın yeniden birleşeceklerine dair fanteziler
- Anne ve babanın ayrılığından kendilerini suçlama
- Terk edilme korkuları (ayrılmada zorlanma)
- Güven duymada zorluk (hangi ebeveynime güveneceğim)
- Günlük rutinlerle ilgili endişe (ne yapacağım, beni kim alacak)
- Daha fazla kabus görme
- Üzüntü
- Daha büyük çocuklar karın ağrılarından ve akran ilişkilerindeki sorunlardan yakınabilir.
Anne ve babalar neler yapabilir?
- Boşanmanın çocuğun sorumluluğu ya da hatası olmadığı tekrar tekrar söylenmelidir.
- Çocuğun ihtiyaçlarının düşünüleceği ve nasıl karşılanacağı hakkında çocuğa güvence verilmelidir.
- Çocukla onun duyguları ve düşünceleri hakkında konuşulmalı, korkularına karşı duyarlı olunmalıdır (babama ne olacak, aynı okula gidebilecek miyim, beni sevmeye devam edecekler mi?).
- Çocuğun diğer ebeveyni ile zaman geçireceği bir plan programlamak ve ilişkilerini desteklemek gerekir (her iki ebeveynle de kaliteli vakit geçirmesi çok daha iyidir).
- Çocukla boşanma hakkında güvenilir kaynaklar okunmalıdır.
- Kibar ancak net bir biçimde, çocukla boşanmanın son karar olduğu ve anne ve babanın yeniden bir araya gelmeyeceği konusunda konuşulmalıdır.
10 yaş üzeri çocukların reaksiyonları
- Evi terk eden ebeveyn tarafından terkedilme duyguları
- Arkadaşlardan ve favori aktivitelerden uzaklaşma
- Utanç ve dargınlık hissetme
- Alışılmadık davranışlar (müstehcen bir dil kullanma)
- Aşk, evlilik ve aile ilişkili inanışları hakkında kızgın ve güvensiz hissetme
- Hızlı büyümüş ve olgunlaşmış gibi hissetme
- Yalancı olgunluk (ebeveynleri test etmek için otonom davranışlar gösterme)
- Yetişkinlikte düşünülmesi gereken konularla ilgili endişeler (aile bütçesi)
- Ailede yetişkin sorumluluklarını almaya mecbur hissetme
Anne ve babalar neler yapabilir?
- Çocukla iletişime açık olmalı, hayatında her zaman var olacağınızı ve onu sevdiğinizi söyleyebilirsiniz.
- Her iki ebeveyn de çocuğun yaşamına dahil olmalı, arkadaşları kimler, onlarla birlikte neler yapıyor, okul nasıl gidiyor takip etmelidirler.
- Her iki evde de rutinler ve aile ritüelleri devam etmelidir.
- Eğer çocuğun sorumluluk duygusunu artırmak istiyorsak, ona yaşına uygun görevler verilebilir ve sonrasında takdir edilir.
- Ergeni, boşanma sonrası bir güvence kaynağı olarak görmemek, onun kendi arkadaşları ve/veya diğer yetişkin aile bireyleriyle görüşmesine ve yaşamında diğerlerinin de olmasına izin verilmelidir.
- Çocuk ve ergeni dersler ve okul dışında diğer sosyal aktivitelere yönlendirmek gerekir (spor gibi).
Boşanma sürecinde çocukların aşması gereken psikolojik görevler nelerdir?
Boşanmanın Çocuk ve Gençler Üzerindeki Etkileri | Boşanmayı anlamlandırmak: Çocuklara boşanma gerçekleşmeden önce boşanma ile ilgili bilgi vermek ve gerekli açıklamaları yapmak gerekir. Aksi takdirde çocuklar, kendi bilişsel kapasiteleri ile boşanmaya bir anlam vermeye çalışır ve çoğunlukla bilmedikleri yerleri, kendi fantezi dünyalarının endişe verici ögeleri ile doldururlar. Çocukları, ebeveynler tarafından boşanma kararı net bir biçimde alındıktan sonra ve bir ebeveyn evden ayrılmadan kısa bir süre önce bilgilendirmek gerekir. Bu bilgilendirme sürecine her iki ebeveynin birlikte katılması uygun olur. Çocuğun “neden” sorularına onun yaşına uygun cevaplar verilmeli, çocuk için uygun olmayan, anlayamayacağı ayrıntı ve detayların verilmemesi gereklidir. Ayrılığın çocuğun sorumluluğu ya da hatası olmadığı net bir biçimde aktarılmalıdır. Boşanma sonrası yaşamında olacak değişiklikler çocuğa aktarılmalıdır. Bunu yapabilmek için de ebeveynin bu konuyu daha önce aralarında konuşmuş ve anlaşmış olmaları gereklidir. Çocuk yaşamında en azından bazı şeylerin yine eskisi gibi devam edeceğini bilmelidir. Anlattıktan sonra çocuğun anlayıp anlamadığı kontrol edilmelidir. Çocuk tepki olarak sinirli, üzgün hissedebilir, ağlayabilir. Çocuğun duyguları kabul edilmeli ve onaylanmalıdır. “Böyle hissetmen son derece normal, her şey yoluna girecek” gibi. Çocuğa bu konu ile ilgili kiminle isterse konuşabileceği söylenmelidir. “Bu bir sır değil, kiminle istersen arkadaşın, öğretmenin ya da başka biri ile bu konuyu konuşabilirsin.” Durumla ilgili umut aşılanmalıdır. “Bu zor bir dönem, ama hepimiz bunun üstesinden geleceğiz, bu durum asla hiçbir şeyin sonu değil” denilmelidir. Çocuklar hareket etmeyi seven aktif varlıklardır, onların başkaları ve sizinle bolca hareketli aktiviteler yapmasını sağlayın, televizyon karşısında saatler geçirmeyin. Duygularını kabul edin ve ona daha iyi hissettirecek neler yapabileceğini sorun, yeni baş etme planları hazırlayın.
Boşanmanın Çocuk ve Gençler Üzerindeki Etkileri | Kayıp, öfke ve suçluluk duygularıyla baş etmek: Boşanma çocuk için de bir kayıp sürecidir. Bu süreci sağlıklı atlatabilmesi için ona zaman vermek gereklidir. Ebeveynler iletişime daima açık olmalı, çocuğun duygu ve düşüncelerini anlatmasına izin vermelidirler. Olabildiğince sevgi ve desteği artırmalı, eleştiriden uzak durmalıdırlar. Okul konu ile ilgili bilgilendirilmelidir. Bu bir sır değildir ve bu dönemde çocuğun okulda da desteğe ihtiyacı olabilir. Çocuğun yaşamındaki değişiklikleri olabildiğince azaltmak uygun olur. Her iki ebeveynle de iletişimi sürmelidir. Birlikte geçirilen kaliteli zamanlar değerlendirilmelidir. Ebeveynler birbirlerini ve çocuğu eleştirmekten mümkün olduğunca uzak durmalıdır. Çocuk veya ergenle bir ittifak kurmaya çalışmak uygun değildir. Çocuğu diğer ebeveyne benzemekle suçlamak uygun değildir. Ebeveynler çocukla ilgili iletişimlerini boşanma sonrasında da sürdürmeli, çocuğu bir casus ya da mesaj taşıyıcı haline getirmemelidir.
Boşanmanın sürekli bir durum olduğunu kabul etmek: Ebeveynler ayrılığın geri dönüşsüz olduğunu, tekrar bir araya gelmenin mümkün olmadığını çocuğa söylemelidirler. Boşanma kelimesini kullandığımızda çocukların bunu nasılsa anlayabildiğini farz etmemek gerekir.
Diğer insanlarla etkileşimleri devam ettirmek: Her iki ebeveyn de çocukla güvenli bağlanma ve ilişkiyi devam ettirmekten sorumludur. Çocuğun hayatından bir ebeveynin birdenbire yok olması uygun değildir. Ebeveynler dışında çocuğun sosyal çevresinde ona destek olacak, yetişkin ve akranlardan oluşan bir ağ kurulmalıdır.
Boşanmanın Çocuk ve Gençler Üzerindeki Etkileri | Gelişimsel süreçlerine kaldığı yerden devam etmek: Ebeveynler çocuğun eğitimi ile ilgili temel ilkeler konusunda anlaşmalıdır. Tutarlı, uyumlu ve tahmin edilebilir olunmalıdır. Her iki evde de genel aile kuralları uygulanmaya devam etmelidir. Çocuğun ebeveynleri manipüle etmesine izin verilmemelidir. Çocuğun sorumluluklarını her defasında bir ebeveynin kompanse etmesi ya da aşırı koruyucu bir tutum göstermek uygun değildir. Çocuk ve genç o rolde kalmaya devam etmelidir, boşanma sonrası “evin erkeği artık sensin” gibi cümleler uygun değildir.
Boşanma sürecinde yetişkinlerin başa çıkması gerekenler
- Evliliği sonlandırmak
- Yas ve ilişkili duygularla başa çıkmak
- Süreçten iyileşmiş olarak çıkmak
- Yaşamı yeniden yapılandırmak
- Çocuklarına yardımcı olmak
Boşanmanın Çocuk ve Gençler Üzerindeki Etkileri | Görüldüğü gibi bu süreci atlatmak ve yaşama tek ebeveyn olarak devam etmek birçok zorluk içermektedir. Çocukların velayetini üzerine almış olan ebeveyn, disiplin sorunlarıyla uğraşmak zorunda kalabilir, yaşamına hem anne hem de baba görevlerini üzerine alarak devam etmek durumunda kalabilir, bu durum da sosyal yaşamının tamamen elinden alınmasına neden olabilir. Velayeti elinde bulundurmayan ebeveyn ise çocuğun yaşamındaki temel ögelerden biri olma ihtiyacı içinde olabilir. Bazen üvey anne ve üvey baba konumunda olan kişiler hiç de hoş olmayan durumlarla karşı karşıya kalabilir ve “diğeri” kimliğine uyum sağlamakta zorlanabilir.
Bu kadar yoğun zorluklarla dolu bir süreç içerisinde çocuklara yardımcı olabilmenin yolu aslında ebeveynlere yardımcı olmaktan geçer.
- Çocuğu neler olacağına dair öncesinden bilgilendirin; yeni kişiyi onunla tanıştırmadan önce biraz zaman verin ve çocuğun onu tanıması için de zamana ihtiyacı olduğunu unutmayın.
- Çocuğun üzüntü veya kaygı gibi duyguları konusunda hassas olun.
- Yeni planlara çocuğu da dahil edin, evde yapılacak düzenlemeler konusunda onun da fikrini alın.
- Eski eşle çocuğu zorlayabilecek değişiklikler konusunda konuşun.
- Eski eşle ilgili olumsuz konuşmalar yapmayın.
- Yeni evde yaşananları anlatması konusunda çocuğu zorlamayın.
- Yeni eşe “anne” ya da “baba” demesi yönünde onu zorlamayın.
- Yeni çiftin her ikisinin de çocukları için hassas olun.
- Birlikte yaşamayan ama ziyarete gelen çocuklara zaman ayırın-öz anne ya da babalarıyla, yeni ailenin bireyleri olmadan vakit geçirmelerini sağlayın.
- Başlangıçta ebeveynlik rolü öz anne veya babaya ait olmalıdır, üvey ebeveyn ancak sekonder yardımcı bir role sahip olmalıdır.
- Her iki evde de benzer rutin ve kuralları sürdürmeye gayret edin.
- Yeni aile evindeki kural ve rolleri tanımlayın.
- Evli çift birbirlerine de zaman ayırmalıdır.
Unutmayın yaşanan problemler boşanmanın kendisinden değil, erişkinlerin bu süreçle başa çıkma tarzından kaynaklanır.
Çok küçük çocuklarla boşanma ile ilgili nasıl konuşulur?
Boşanmanın Çocuk ve Gençler Üzerindeki Etkileri | Her türlü komplex kavramı çok küçük yaştaki çocuklara anlatmak oldukça zorlayıcıdır. Ayrılık veya boşanma konusunda bilgi verirken onların anlamalarını kolaylaştıracak kelimeleri bulmak herkes için zordur. 2,5-3 yaş arasında, çocuklar mantıklı düşünme becerilerini geliştirmeye başladıkları için onlarla anlayabilecekleri bir dilde konuşulabilir. Aşağıda bu süreçte size yardımcı olacak bazı ilkeler verilmiştir. Burada anlatılan ilkeleri çocuğun anlaması için tekrar tekrar anlatmanız gerektiğini unutmayın. Bu yaştakiler ancak tekrarlanırsa daha iyi işlemler, öğrenir ve bir anlam çıkarır.
Boşanmanın ne anlama geldiğini açıklayın: “Anne ve baba birbirleriyle anlaşamıyor. Biz artık farklı evlerde yaşamaya karar verdik. Anne ve baba seni, hala çok seviyor ve bundan sonra da seninle en iyi şekilde ilgileneceğiz.” Birbirinizin hatalarını çocuklara söylemeyin veya boşanmanın sebeplerini ayrıntılı anlatmayın.
Çocuğun boşanma ile ilgili duygularını onaylayın: Ayrılık ve boşanma bir çocuğun yaşamındaki temel değişikliklerden biridir. Çocuk bu durumda üzgün/kırgın/kafası karışmış hissetmesinin normal olduğunu ve bu güçlü duygularla baş edebilecek özellikte olduğunu bilmelidir.
Bir ebeveynin evden taşınacağını açıklayın: “Yarın baban evden ayrılacak ve başka bir eve taşınacak. Sen bazı günler anneyle beraber bu evde kalacaksın ve kalan günlerde babanın evinde olacaksın.” Evden ayrılacak olan ebeveynin yeni evini hazırlamış olması çok yardımcı olabilir. Böylece konuşmanın hemen ardından yeni evi görmeye gidilmesi çocuğun kaygısını rahatlatması açısından çok faydalı olabilir.
Bir evden diğerine geçişi ile ilgili bilgi verin: “Bugün annenin evinde olacaksın. Kıyafetlerini ve ayıcığını yanına alacaksın. Akşam yemeğini anneyle birlikte yiyeceksin. Sonra onun evinde uyuyacaksın ve sabah uyanıp giyindikten sonra seni alacağım.” Çocuğun güven duygusunun bozulmaması için neler olacağını öncesinde bilmesi anahtar role sahiptir.
Terk edilme korkularını ele alın: Okul öncesi çocuklar terk edilmekten korkabilir veya bir ebeveyni hiç görememe endişesi yaşıyor olabilirler. Ebeveynler bu konuda onlara güvence vermelidir. “Anne ve baba aynı evde yaşamasalar bile, seni her zaman çok seveceğiz ve sana bakacağız.”
Yeniden birleşme konusundaki sorularını cevaplayın: Küçük çocuklar boşanma sonrası anne ve babanın yeniden bir araya geleceği ile ilgili istek veya umut taşırlar. Eğer bu olmayacaksa, bu konuda çok net olunması gerekir. “Biliyorum sen bizim tekrar hep bir arada olmamızı istiyorsun ama bu hiçbir zaman olmayacak. Anne ve baba seni çok seviyoruz ve sana ayrı evlerimizde çok iyi bakacağız.” Bu çocuğun kaybı kabullenmesini ve değişikliğe adapte olmasını kolaylaştırır.